Sağlık
Bakanlığı’nın aşının zorunlu olmadığını, vatandaşların ikna edileceğini ifade
etmesi, Covid-19 salgını karşısında halk sağlığının ne kadar korunacağı
konusunda soru işaretine yol açtı. CHP Ankara Milletvekili Gamze Taşcıer, aşı
karşıtlığının başka salgın haline döndüğünü belirterek “Büyüyen aşı
karşıtlığında Sağlık Bakanı’nın da sorumluluğu var. Ülkeyi yönetenlerin aşı
için ‘Bunu bulduk, uzatmayalım, herkes bunu olsun’ tarzıyla değil, bilim
ışığında, verilerle süreci yönetmesi gerekir” dedi. Türkiye’de aşı karşıtlığı
2009 yılında yaşanmaya başlanan domuz gribi olarak bilenen H1N1 salgınının
ardından ortaya çıktı. Dönemin başbakanı Tayyip Erdoğan, Türkiye’ye ithal
edilen domuz gribi aşısını olmayacağını açıklamasının ardından yurttaşlarda da
aşı olmama eğilimi oldu. Erdoğan, dönemin Sağlık Bakanı Recep Akdağ’a “Haberim
olmadan Cumhurbaşkanı ile birlikte benim de adımı vermişsin, hemen düzelt” diye
çıkışmış, bu kriz kamuoyunda aşı karşıtlığını artırmıştı.
KARŞIT ÇOCUKLARI VURUYOR
Hacettepe
Üniversitesi tarafından her 5 yılda bir yapılan çalışmaya göre Türkiye’de tam
aşılı çocuk oranı 2018’de 12-23 aylık çocuklarda yüzde 66.9, 24-35 aylık
çocuklarda ise yüzde 49.6’ya kadar geriledi. 2013’te yapılan çalışmada
Türkiye’de tam aşılı çocuk oranı 12-23 aylık çocuklarda yüzde 68, 24-35 aylık
çocuklarda ise yüzde 71 oranında yer alıyordu.